28 Ekim 2009 Çarşamba

...

Bugün ne yemek tarifi yazasım var ne de pasta tarifi..Aslında hiç bir şey yapasım yok.

Bugünlerde yaşamı ölümü düşünür oldum.Hep haberlerde duyardım küçük çocukların öldüğünü..Bizim için onlar sadece haberdi.Tanıdığımız insanlar olmadığı için beş dakika sonra unuttuğumuz haberler..İnsanoğlu ne garip ki televizyonda yüzlerce kişinin öldüğünü görüyoruz ve hemen ardından yemek yiyebiliyor veya gülebiliyoruz bir şakaya..Sanki hiç olmamış gibi..Sanki biraz önce izlediklerimiz bir savaş filminden sahnelermiş gibi..Ne zaman ki olay bizim etrafımızda oluyor işte o zaman yanıyor içimiz..O zaman anlıyoruz diğerlerini..Yakınlarını kaybedenleri..Ölümle yüzleşenleri..

Ölüm hiç kimse yakışmıyor ama çocuklara hiç ama hiç yakıştıramıyor insan..Ölen kişi yaşlı olsa sanki daha az üzüleceğiz..daha az ağlayacağız..daha çabuk kabulleneceğiz..

Onun yaşaması gereken bir hayat vardı daha diye düşüneceğiz..Girilecek sınavlar..yapılacak ödevler..yaşanacak aşklar..kırılacak kalpler..hatalar..başarılar..sevinçler..üzüntüler..

Saymakla biter mi acaba yaşaması gerekenler..

Sanırım bitmez..

Haberi anneme veriyorum... ilk söylediği küçücük çocukta kalp mi olurmuş aman yarabbim oluyor..Olmaz olur mu annem hem de kocaman bir kalp oluyor..O kadar büyük o kadar verici oluyor ki o kadar hızlı çarpıyor ki onların kalbi..taşlaşmış kalplere inat..işte dayanamıyor o kadar hızlı çarpmaya..

1 yorum:

yasemincelezzetler dedi ki...

yoksa öğrencin mi? başın sağolsun.. yazdıklarında o kadar haklısın ki.. yazacak çok şey var aslında ölüm hakkında, ama hepsi boş..

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin